İnsana benzemeyen bir oğlum oldu: NUH!
İnsana benzemeyen bir oğlum oldu: NUH!
... Oğlum Matuşelah oğlu Lamek’e bir eş aldı ve bir oğulları oldu. Vücudu kar gibi beyaz ve açan bir gül gibi kırmızıydı. Başındaki uzun lüleler yün gibi beyazdı ve gözleri güzeldi. Gözlerini açtığında tüm evi güneş gibi aydınlattı.
Babası Lamek ondan korkup kaçtı. Kendi babası Matuşelah’a gitti. Ona dedi ki: “İnsana benzemeyen, göğün Tanrısının oğullarına (*) benzeyen garip bir oğlum oldu. Yaradılışı farklı, bizimki gibi değil. Bana öyle geliyor bu bebek benden değil, meleklerden. Ve şimdi baba, atamız Enok’a gidip ondan gerçeği öğrenmen için sana yalvarıyorum...
(*) "Göğün Tanrısının oğulları" yerine, İbranice aslından "bene ha-elohim" kelimesinin; 'Tanrıların oğulları' olarak çevrilmesi gerekir ki bu konuyu daha da ilginç bir hale getiriyor.
"Peygamber Enok'un kitabı" - Sayfa: 177...181
105. Bölüm
1. Bir süre sonra oğlum Matuşelah oğlu Lamek’e bir eş aldı.
2. Eşi ondan hamile kaldı ve bir oğul doğurdu. Vücudu kar gibi beyaz ve açan bir gül gibi kırmızıydı. Başındaki uzun lüleler yün gibi beyazdı ve gözleri güzeldi. Gözlerini açtığında tüm evi güneş gibi aydınlattı. Evet, tüm ev ışık doldu.
3. Birden ebenin ellerinde doğrulup ağzını açtı ve Adaletin Hükümdarı’yla konuştu. Babası Lamek ondan korkup kaçtı. Kendi babası Matuşelah’a gitti. Ona dedi ki: “İnsana benzemeyen, göğün Tanrısının oğullarına (meleklere) benzeyen garip bir oğlum oldu. Yaradılışı farklı, bizimki gibi değil.
4. Gözleri güneşin ışınları gibi. Yüzü ışıltılı. Bana öyle geliyor bu bebek benden değil, meleklerden.
5. Ve belki de onun günlerinde dünyada bir mucize meydana gelecek.
6. Ve şimdi baba, atamız Enok’a gidip ondan gerçeği öğrenmen için sana yalvarıyorum. Çünkü onun mekanı melekler arasındadır.”
7. Matuşalah oğlunun sözlerini duyduğunda bana geldi; dünyanın en ucuna (Gılgamış destanındaki Ziusudra'nın da dünyanın ucundadır). Benim orada olduğumu duydu ve gelip yüksek sesle bağırdı.
8. Sesini duyup ona geldim. Ona dedim ki: “İşte buradayım oğlum. Bana geldin?”
9. Cevap verdi: “Büyük bir endişe nedeniyle ve yaklaştığım rahatsız edici bir vizyon nedeniyle geldim sana.
10. Dinle baba. Oğlum Lamek’in bir oğlu oldu. Yaradılışı insana doğasına benzemiyor. Rengi kardan daha beyaz, gülden daha kırmızı. Saçı beyaz yünden daha beyaz ve gözleri güneşin ışınları gibi. Gözlerini açtığında tüm evi aydınlattı.
11. Ebenin ellerinde doğrulup ağzını açtı ve göğün Tanrısını kutsadı.
12. Babası Lamek korktu ve bana geldi. O bebeğin ondan olmadığına, göğün meleklerinden olduğuna inanıyor. İşte ben de sana geldim, bana doğruyu söyleyesin diye.”
13. Ve ben, Enok, ona cevap verdim: “Tanrı dünyada yeni bir şey yapacak. Bir vizyonda gördüm bunu. Babam Yeret’in neslinde, göğün bazı melekleri Tanrı’nın sözünü çiğnedi. Günah işliyor, yasayı çiğniyorlar. Onlar kendilerini kadınlarla birleştirip onlarla günah işlediler. Bazılarıyla evlenip onlardan çocuk sahibi oldular. Dünyada devler meydana getirecekler; ruha göre değil, bedene göre. Sonra dünyada büyük bir ceza olacak ve dünya tüm bu kirlerden temizlenecek.
14. Evet, dünyada büyük bir yıkım olacak. Büyük bir tufan meydana gelecek ve bir yıl boyunca büyük bir yıkım gerçekleşecek.
15. Oğluna doğan bu çocuk hayatta kalacak, üç çocuğu da onunla birlikte kurtarılacak. Dünyadaki tüm insanlar öldüğünde o ve oğulları kurtarılacak.
16. Onun soyundan, ruhsal değil ancak ete bürünmüş devler olacak. Dünya’da büyük bir cezalandırma olacak ve Dünya kötülüklerden arınacak. Şimdi oğlun Lamek’e de ki, ona doğan onun gerçek oğludur. Adını Nuh (rahatlama) koy. Çünkü o hayatta kalacak. O ve oğulları, günah ve sadakatsizlik nedeniyle dünyada meydana gelecek olan büyük yıkımdan kurtarılacak. Sonra dünyada öncekinden de büyük bir adaletsizlik gelişecek. Çünkü ben uluların gizemlerini biliyorum.
17. Tanrı bana gösterdi, açıkladı ve gök tabletlerinde okudum.O tabletlerde peş peşe nesillerin yoldan sapacağı yazılıydı. Sonunda adil bir nesil gelecek ve sapkınlık yok edilecek. Tüm dünyada günah sona erdirilecek ve dünya iyilikle dolacak.
18. Ve şimdi gidip oğlun Lamek’e bildir ki,
19. doğan çocuk gerçekten onun oğludur ve bu yalan değildir.
20. Matuşelah ona gizli olan her şeyi gösteren babası Enok’un sözlerini duyduktan sonra geri döndü. Öğrendiklerini oğluna anlattı ve çocuğun adını Nuh koydu. Çünkü tüm yıkımdan sonra dünyayı o rahatlatacaktı.
21. Enok oğlu Matuşelah için ve ondan sonra gelenlerin son günlerde yasayı koruyabilmeleri için bir kitap daha yazdı. Siz, iyiliğin yolundan gidenler, kötülük için çalışanların sonunun getirileceği ve sapkınların gücünün sona erdirileceği günlere kadar bekleyin. Günahlar sona erdirilene kadar bekleyin çünkü günahkarların adları hayat kitabından ve diğer kutsal kitaplardan silinecek. Onların tohumları ve ruhları yok edilecek. Bir boşlukta ağlayıp feryat edecek, sonu olmayan bir ateşte yanacaklar. Ve orada görünmez bir bulut gibi bir şey gördüm. Derinliğinden dolayı onu tam olarak göremiyordum ama parlak bir şekilde yanan bir alev gördüm. Parlayan dağlara benzer şeyler etrafta daireler çiziyor, ileri geri hareket ediyordu.
22. Benimle birlikte olan baş meleklerden birine sordum: “Bu parlayan şey nedir? Çünkü o gökyüzü gibi değil, yanan bir ateşin parıltısı gibi ve bir ağlayış, feryat, acı sesi çıkarıyor.”
23. Ve o da bana dedi ki: “Gördüğün bu yer günahkarların ruhlarının atılacağı yerdir. Kafirler, kötülüğün hizmetçileri, Tanrı’nın peygamberlerin ağzından söylediklerini saptıranlar oraya atılacaktır. Bu olayların bazıları göklerde yazılıdır (İslam'daki Levh-i Mahfuz benzeri) ve melekler bunları okuyup günahkarlarla ilgili olacakları görür. Alçak gönüllü olanların, bedensel olarak sıkıntı çekenlerin, kötüler tarafından gözden düşürülen ama Tanrı tarafından ödüllendirilenlerin ruhlarıyla ilgili her şey de kaydediliyor. Altını, gümüşü ve diğer dünyevi değerleri değil Tanrı’yı seven, bedenlerine acı çektiren,
24. dünyasal yiyeceklere arzu duymayan, bunları tek bir soluk gibi geçici gören, bu şekilde yaşayanları kastediyorum.
25. Tanrı onları çok güçlü bir şekilde test etmiştir ve onların ruhları saf bulunmuştur. Her şeye rağmen onlar O’nun adını yüceltir. Onların kaderlerindeki tüm tanrısal lütufları defterlere kaydettim. Tanrı onları ödüllendirecektir çünkü onlar gökleri dünyasal yaşamlarından daha çok sevdi. Kötülerin ayakları altında ezilmelerine, aşağılamalara maruz kalmalarına rağmen onlar yine de Beni onurlandırdı.
26. Şimdi ışık neslinin iyi ruhlarını toplayacağım. Karanlıkta doğan ve bedensel olarak mükafat bulmayanları dönüştürüp imanlarının hak ettiği gibi onurlandıracağım onları. Benim kutsal adımı sevenlere parlak bir ışık getireceğim. Onları göksel tahtlara oturtacağım. Orada çağlar boyu ışıl ışıl parlayacaklar, çünkü Tanrı yargısında sadıktır.
27. Tanrı göğe uzanan yolların mekanlarında onlara sadakat bahşedecektir. Karanlıkta doğanların karanlığa geri gittiğini görecekler; sadıklar ise ışıl ışıl parlayacak. Günahkarlar onların parıldayışını gördüklerinde hıçkırarak ağlayacaklar ve elbette günler, mevsimler boyunca kendileri için belirlenen yerlere gidecekler.
Blog'daki ilgili linkler:
ENOK'un kitabı Apokrif'tir
https://fethidemir.blogspot.com/2018/05/enokun-kitab-apokriftir.html
ENOK'yan - Hanok
https://fethidemir.blogspot.com/2018/06/enokyan-hanok-kimi-zaman-enos-hanok-ve.html
Post a Comment