Sümerde en eski şehir haritası
Sümerde en eski şehir haritası
Nippur Haritası. Jena'daki
Friedrich Schiller Üniversitesi Hilprecht Koleksiyonu uzmanlarından Dr. Inez
Bernhardt tarafından kopyalanmıştır.
Sümer tabletleri arasında bulunan
önemli eserlerden biri de bir haritadır - büyük olasılıkla tarihte bilinen en
eski kent haritasıdır bu. 21'e 18 santimetre boyutlarında, oldukça iyi durumda kil
bir tablet üzerine çizilen bu haritada Sümer'in kadim kültür merkezlerinden
Nippur'un kent planı vardır; en önemli tapınakları, binaları, "Ana
Parkı," ırmakları ve kanalları, özellikle de duvarları ve kapıları
gösterilmiştir bu haritada. Pek çok ayrıntılı ölçümler verir; yapılan
kontroller haritanın özenli hesaplamalar sonucu çizildiğini göstermektedir.
Kısacası, İÖ yaklaşık 1.500'lerde yaşamış olmasına karşın -yani 3.500 yıl kadar
önce- bu haritacı planını çağdaş meslektaşları için elzem olan dikkat ve
kesinlikle çizmiştir. Başlıca binaların, ırmakların ve kapıların adlarını
içeren haritanın üstündeki yazılar Sümerce ve Akadcanın bir karışımıdır.
Haritanın hazırlandığı devirde Sümercenin çoktan "ölü" dil olmasına
karşın yine de adların çoğu Sümercenin eski ideogramıyla yazılmıştır. Yalnızca birkaç
sözcük, İÖ ikinci bin yılın ilk çeyreğinde Sümerleri ele geçiren ve bütün
ülkeye hükmeden Sami halkın dili olan Akadca yazılmıştır.
Harita kuzey-güney yönüne göre
değil, az çok 45 derecelik bir açıyla düzenlenmiştir:
Ortasına kentin adı (No. 1) kadim
Sümerce ideogramı EN-LIL-KI, yani "Enlil'in yeri" -Sümer panteonunun baş
tanrısı, hava tanrısı Enlil'in oturduğu kent- olarak yazılmıştır.
Haritada gösterilen binalar
şunlardır; Sümer'in en ünlü tapınağı Ehur (No. 2), "Dağ Evi ,"
Sümerlerin ölüler diyarıyla ilgili inançlarında önemli bir rol oynamış gibi
görünen, Ekur'a komşu bir tapınak olan Kiur (No. 3), ne olduğu bilinmeyen bir
tür kapalı alan olan Anniginna (No. 4) (sözcüğün okunuşu da kesin değildir) ve
kent dışında bulunan "Yüce Kutsal Alan" Eşmah (No. 6). Güneydoğu ve
Güneybatı Duvarları'nın köşesinde Nippur'un, "Ana Park''ı, sözcük anlamı
"Kentin Ortasındaki Park" anlamına gelen Kirişauru (No. 5) yer alır.
Kent'in güneybatı sınırını, adı kadim
Sümercede yazılmış, Bur anun - Fırat Irmağı (No. 7) oluşturur. Kuzeybatıda,
kentin sınırı Nunbirdu Kanalı'yla (No. 8) çizilir; Sümerlerin ay tanrısının
doğumu mitine göre, tanrı Enlil müstakbel eşini
ilk kez burada yıkanırken görmüş ve hemen aşık olmuştur. Kentin tam ortasından
Idşaurru (No. 9), sözcük anlamı "Kentin Ortasındaki Kanal," şimdiki adıyla
Şat-en-Nil, akar.
Ancak kent duvarları ve
kapılarının çiziminde, planın kente karşı beklenmedik bir saldırı olması halinde
savunma amaçlı çizildiği düşüncesini verir biçimde, kadim haritacı özel bir
dikkat göstermiştir.
Güneybatı Duvarı üç kapıyla
bölünmüş olarak gösterilir: Kagal Musukkatim (No. 10), "İffetsizlik Kapısı" (sözcüğün
okunuşu ve anlamı konusunda fikri Adam Falkenstein vermiştir); Kagal Mah (No. 11),
"Yüce Kapı" ve Kagal Gula (No. 12) "Koca Kapı."
Güneydoğu Duvarı'nda da üç kapı
vardır: Kagal Nanna (No. 13), "Nanna Kapısı" (Nanna Sümerlerin ay
tanrısıdır); Kagal Uruk (No. 14) , "Uruk Kapısı" (Kitabı Mukaddes'te
Erek, Nippur'un güneydoğusunda bir kent) ve Kagal Igibiurişe (No. 15),
"Ur'a bakan Kapı" (Keldanilerin Kitabı Mukaddes'te geçen Ur kenti).
Uruk ve Ur kentleri Nippur'un güneydoğusunda yer aldığından, harita son iki
kapıdan bir bakıma
"vazgeçilmiş" olduğu
duygusunu vermektedir.
Kuzeybatı Duvarı tek bir kapıyla,
Kagal Nergal (No. 16), "Nergal Kapısı," bölünür. Nergal ölüler
diyarının kralı ve "İnanna'nın Ölüler Diyarına inişi" mitinde önemli
bir rol oynayan tanrıça Ereşkigal'in kocası olan tanrıdır.
Son olarak, Kuzeybatı Duvarı'na
(No. 17) ve Güneybatı Duvarı'na (No 18) paralel iki hendek vardır. Haritacı her
ikisini de Akadcada (Sümerce değil) "hendek" anlamına gelen Hiritum sözcüğüyle
adlandırmıştır.
Bu haritanın en ilginç
özelliklerinden biri ölçülerindeki ayrıntılardır; asistanım Edmund Gordon'un
dikkatli bir inceleme sonucunda bildirdiğine göre, ölçüler son derece özenle
hesaplanmıştır. Harita üzerinde belirtilmemiş olmasına karşın, kullanılan ölçü
büyük olasılıkla Sümer gar'ıdır. Gar, 12 kol boyudur ve bu da yaklaşık olarak altı
metre eder. Dolayısıyla Anniginna'nın (No. 4) genişliği olarak verilen 30 gar
(üç "on" biçiminde yazılmıştır) yaklaşık 180 metredir. Ya da, Kentin
Ortasındaki Kanal'ı (No. 9) alırsak, genişliği 4 gar olarak verilmiştir (üç
birim üstte ve bir birim altta olmak üzere) – bu da yaklaşık olarak bugünkü
Şat-en-Nil'in genişliği olan yaklaşık yirmi beş metreye karşılık gelir. Kagal
Musukkatim (No. 10) ile Kagal Mah
(No. 11 ) arasındaki mesafe 16
gar olarak verilmiştir - yani yaklaşık yüz metre; Kagal Mah (No. 11 ) ile Kagal
Gula (No. 12) arasındaki üç katı fazla olan mesafe doğru biçimde 47 gar,
yaklaşık üç yüz metre, olarak verilmiştir.
Meraklı okur, dikey çivi
biçimindeki işaretin 60 ya da 1 'i ve köşe benzeri çivi işaretinin 10'u
gösterdiğini aklında tutarak, ölçümleri kendisi de okuyup sınayabilir. Oldukça
uyumsuz görünen iki ölçüm "Ana Park"ın (No. 5) sağ alt köşesindeki 7
1/2 (yani 7,30= 7+30/60) ve Kuzeybatı Duvarı'nın üçüncü kısmındaki 24 1/2'dir
(yani, 24,30=24+ 30/60). İkincisinin başında yazmanın köşe benzeri çivi
işaretini istemeyerek unutmuş olması hiç de akıldışı değildir, böylece rakamın 34
1/2 olarak okunmasıyla ölçüm doğru hale gelir.
Bu harita tableti Pennsylvania
Üniversitesi'nin 1899 güzünde Nippur'da yaptığı kazılarda çıkarılmıştır. İÖ 2.300'den
600'e tarihlenen pek çok tabletle birlikte bir toprak kabın içinde bulunmuştur.
İçeriğine bakıldığında bu toprak kap, kazı ekibinin de belirttiği gibi, gerçek bir
"müzecik"tir. 1903 yılında, Hermann Hilprecht, “Explorations in Bible
Lands” adlı kitabında bu tabletin çok küçük bir fotoğrafını yayımladı
(s. 518). Ancak bu fotoğraftan
yazıların okunması olanaksız olduğundan, belgenin çevirisi ve yorumunda
kullanılamazdı (şansını deneyen araştırmacılar da oldu). Tablet bunca yıldır
Hilprecht Koleksiyonu'nda kopyalanmamış ve yayımlanmamış halde duruyordu. Şimdi
benim yol göstermemle Dr. Inez Bernhardt tarafından bin bir zahmetle kopyalanmıştır.
SAMUEL
NOAH KRAMER
Post a Comment